Sandıklı Cuma Mahallesi’nde Yukarı Pazar Mevkii’nde bulunan bu cami, kitabesine göre Aydemir Bin Abdullah El Necip tarafından 1378 yılında yaptırılmıştır. Bir başka kitabeye göre de Abdullah Bin Mustafa tarafından 1526’da onarılmıştır.
Bu yapıya Ulu Cami denilmesine rağmen Osmanlı mimarisinde Ulu Cami tiplerinden hiçbirisine girmemektedir. Kare planlı, kalın duvarlı caminin üzeri pandantiflerin yardımı ile kasnaksız tek bir kubbe ile örtülmüştür. Duvarları takviye amacıyla içeride yapılan kemerler camiye basık bir görüntü vermiştir. Kuzey cephesindeki son cemaat yeri daha sonradan yapılmıştır. Mihrap nişi yarım silindirik olup, kademeler halinde yukarıya doğru daralmaktadır. Bezeme tamamen XIX.yüzyıl sonlarını yansıttığı gibi içeride duvar resimleri de bulunmaktadır.
Caminin kuzeydoğusundaki minare taş temelli, tuğladan silindirik gövdelidir. Bu da geç devirlerde yapılmıştır.
.....
Sandıklı'nın en büyük camisidir. Cuma mahallesinde, Yukarı Pazar mevkiinde çarşı içinde yer alan Ulu Camii, sıradan bir mescid olarak yapılmıştır. Bir rivayete göre ilk binası kilise olup sonradan mescide çevrilmiştir. Bu mescid, daha sonra genişletilip minare ve minber konarak cami olmuştur. Onarımda iç kapının yan tarafına konmuş olan eski hitabesi önemlidir. Dokuz satırlık Arapça kitabe şöyledir:
1. Bismillalhirrahmanirrahim
2. Ve ennel mesacide lillahi fela ted'u mallahi ehade
3. Ammere hazel mescidil mübarek bi-resm
4. EI-Emirül-kebir ül Hatirül münir ebül hayrat
5. Bahaüd devlete ved din Ömer bin Alaeddin
6. Alallahu şanehu ve senenu amma şanehu
7. Fi yevmil sebt sadis min
8. Zil-hicce sene semanine ve seb'a mie
9. Mi'maruhu Aydemir bin Abdullah el-Naib
Bu kitabeye göre Ulu cami iç kısmı ünlü beylerden Bahaeddin Ömer bin Alaeddin tarafından Naib'in oğlu Mimar Aydemir'e yaptırılarak Hicri 780 senesi Zilhicce ayının 6. (Miladi 26 Mart 1379 Cumartesi) günü ibadete açıldığı anlaşılıyor.
Kitabede adı geçen Ulu Beylerden Bahaeddin Ömer bin Alaeddin ve mimar Aydemir hakkında bilgimiz yoktur. Selçuklu ailesinden olan Alaeddin Bey'in Konya'dan kaçarak komşu beylere sığındığı bilinmektedir. Germiyanlılara hizmet eden Alaeddin'in oğlu Bahaeddin Ömer Sandıklı'da subaşı olduğu zaman cami yapılmıştır. Camii, zaman zaman onarılmış ve eklemeler yapılmıştır. Minare sonradan eklenmiştir. Halkın yardımı ile yapılan minarenin kıble duvarına bir hitabe kazılmıştır. Bu kitabe şöyledir:
1. Bismillahirrahmanirrahim
2. Ve men ahsene kavlen
3. Mimmen den ilallah ve kale
4. Ve ameli salihin üssie
5. Minel müslimin
6. Bedii (inşael) minare tüş şerife
7. (Abdullah ve Ali ibni Hasan) sene 933
Bu girift yazıdan öğrendiğimize göre Ulu Cami minaresi yapımına Hicri 933 (Miladi 1526-1527) yılında Abdullah ve Hasan oğlu Ali eliyle başlanmıştır. Abdullah ve Ali yapı ustaları olması mümkündür. Minarenin bitişiğindeki çeşme ise Hicri 1117 yılında yapılmıştır.Ayrıca camideki diğer bir kitabede caminin Hicri 1257 (miladi 1841) yılında tamir edildiği yazılıdır.
Günümüzde camii 500 kişilik kapasiteye sahiptir. Son cemaat yeri ise bir tamirat sırasında sonradan asıl makama eklenmiştir.Camii tek minareli ve kurşun kubbeye sahip görünümdedir. Caminin minber süslemeleri çok güzeldir. Mihrabın üst tarafında ve yukarı kısmında sağda İstanbul'daki Sultan Ahmet Camii ve solda da İstanbul Tophane Camii şeriflerinin resimleri vardır.
Camiinin kubbesi sepet içinde meyve ve vazo içindeki çiçek motifleriyle süslenmiştir. Ayrıca kubbenin alt kısmını çepeçevre sülüs yazıyla Amme Suresi süslemektedir. Camiinin kubbesini ayetler bir çember şeklinde kuşatır. Çiçek ve dal motifleri camiinin bütün pencerelerinin kenarlarını süsler. Hünkar mahallinin sağ ve solunda birer resim vardır. Sağdaki resimde bir manzara canlandırılmaktadır. Soldaki resimde ise çöldeki bir vaha canlandırılmaktadır. Camiinin asıl kapısı oymalıdır. kubbe duvarlar üzerine oturtulmuştur. Camide bulunan tarihi saat o devrin süsleme özelliklerini taşımaktadır.